Kayıtlar

2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İSTANBUL KIRMIZISI

Resim
İstanbul Kırmızısı yönetmen olarak tanıdığımız Ferzan Özpetek’in ilk romanıdır. Kitabında İstanbul’u anlatırken ‘ Oysa benim için İstanbul rengarenk bir şehir; İznik çinileriyle sarmalanmış Rüstem Paşa Camii mavisidir. İnsanda uçurtma olma arzusu yaratan kimi günlerin gökyüzü mavisi..’ gibi görsel anlatımlara sıkça yer vererek, renkli bir sinema filmi tadında roman yaratmış. Anlatım tekniğinde okura renkleri anlatırken, bir sinemacı bakışı ile okumayı görsel şölene dönüştürmüş. Günümüz İstanbul’unda geçen romanda,  Ferzan Özpetek’in filmlerinden aşina olduğumuz yaşayan, farkında, sorgulayan ama bir o kadar da hayata sarılan ve kendini yaşamın akışına bırakan insan karakterleri barındırıyor.  Sade anlatımı ile okuru çok kolay içine çeken bir kitap olmuş. İstanbul’dan uzun yıllar uzak kalmış bir yönetmenin eski mahallesine dönüş yolculuğu ile başlayan hikaye, karakterin zihnindeki geri dönüşlerle dünün ve bugünün İstanbul’ unu önümüze seriyor. Roman, birkaç farklı karakt...

20 KASIM ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ: BİZ ÇOCUKKEN

Resim
Bugün 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü. Biz çocukken yaşadığımız dünya ile bugünkü dünya arasında gözlemlediğim farkları tespit edeceğim. Burada düyamızın çok çok kötü bir durumda olduğu;  savaşlardan kaçan mülteci çocukların durumu, ortadoğuda ölen çocuklar, ülkemizdeki çocuk işçiler ve çocuk gelinler; konusuna değinmiyorum bile. Sıradan, normal, ortalama bir çocuğun eğitim sürecindeki değişiklikleri tespit ettim sadece... BİZ ÇOCUKKEN: İlkokul 5 , ortaokul 3, lise ise 3 yıldı ve okula başladıktan ta liseden mezun olana kadar sistem değişmezdi. Okul bizim için geleceğimizi çizeceğimiz bilim yuvası idi ve dersler boş geçmezdi, boş geçen derslerde kitap okunurdu, çocuklar evlerine gönderilmezdi. Biz çocukken evet öğretmenlerimiz disiplinliydi, tırnakların temizliğine, saçın derli toplu olmasına karışırlardı, geç gelince tek ayak üstünde bekletir ama  kız öğrencileri rencide edecek davranışlarda bulunmaz, mesela etek boyuna karışmazlardı. Öğretmenlerimiz bize ye...

Kadından Kentler

Resim
Kitabın Künyesi: "KADINDAN KENTLER"  Murathan MUNGAN  Metis Yayınları  290 Sayfa Murathan MUNGAN’ın on altı kentte geçen, on altı kadın hikayesini anlattığı bir öykü kitabı olup, okuru adeta edebi anlamda bir Türkiye turuna çıkarmaktadır.  İlk hikaye İzmir’de  başlıyor, İzmir’in Kordon boyunda  uçarı bir neşeyle yürüyen Nurhayat orada aniden yaşadığı bir olay ile hayata bakış açısı bir anda değişiyor. Nurhayat, emin olduğu şeylerden aslında emin olmadığının farkına varıyor.  Bu hikaye ‘Emin Olma’  kavramına  bir gönderme niteliği taşıyor. Adana’da geçen hikayede ise Emine’nin gözünden bir zamanlar pek çok ortak yön bulduğumuz kişilerin, araya giren mesafeler ve geçen zamanın erozyonu ile nasıl uçurumlar açabildiğini ve yabancılaştığını görüyoruz. Bu hikayede yazar, Emine’nin iç sesinden sanata yönelik şöyle bir eleştiri de yapmış;  ‘ Konusunu, olaylarını, sonunu, her şeyini bildiği Madam Bovary’ yi yeniden okumak...

EVSİZLERE ÇORBA DAĞITIMINDA YER ALMAK

Resim
Hayata hiçbir karşılık beklemeden pozitif bir katkımız olması için bir şey yapmak istedik ve bu hafta gönüllü bir faaliyette yer aldık.  Arkadaşlarımızla beraber bir süredir sosyal medyada dikkatimizi çeken Sefkat-Der'in her akşam yaptığı "Evsizlere Çorba Dağıtımı' etkinliğine katıldık. Bu deneyim hakkındaki izlenimlerimi şöyle paylaşabilirim: İlk dikkatimi çeken şu oldu; oraya gittiğimizde oldukça kalabalık bir gönülü grubu vardı. Bu kadar kalabalık bir gönüllü katılımı olduğunu görmekten mutlu oldum.  İstanbul gibi bir yerde, bu insanlar işi gücü bırakıp, o kadar trafiği çekip Taksim Firuzağa'da bulunan Evsizler Evine gelmiş ve çorba dağıtımına yardım edeceklerdi. Umut verici değil mi? Bu durum bana insanın içinde doğal olarak bulunduğuna inandığım "iyilik yapmak ve başkalarına yardım etmek" dürtüsünün ne kadar güçlü olduğunu gösterdi. Bence ortalama her insanın içinde bu duygu var. Belki pek çok kişi yardımı nereye ve nasıl yapacağını bilemediği için...

Burhan Sönmez'in "İstanbul İstanbul"u

Resim
Kuyu gibi hem derin hem dardır İstanbul. Kimisi onun derinliğinde sarhoşlanır, kimisi darlığında sıkılır.  (s.38) 2. Her derde merhem olacak bir söz bulurdum böyle anlarda.  "Umut, vardan iyidir,"   dedim, elimle mazgaldan gelen ışığı göstererek,  "umut, vardan iyidir."  (s.47) 3.  Bir kenti tanımak üç gün,bilmek ise üç kuşak alırmış.  (s.47) 4.  İnsanların ruhunu biliyordum. Gerçeği ister, ama gerçeği anlamazlardı.  (s.56) 5.  "Biz kent mağduruyuz,"  diye devam etti. "  Ya yoksuluz ya mutsuz, çoğu zaman ikisi birden."  (s.59) 6.  Bazı insanlar yalnızlıktan kaçarken, bazıları yalnızlığa kaçardı.  Berber Kamo da şu daracık hücrede sığınacak yer arıyordu." (s.81) 7.  Acı çekeceksem İstanbul'da acı çekmeli, öleceksem İstanbul'da ölmeliydim. ( s.89) 8.   Bir insanın neye güleceğini bilmek, onu tanımanın bir yoluydu.  (s.95), 9.  İnsan bir sarhoşken bir de g...

İnci Aral'ın "Kendi Gecesinde" Romanından 7 Güzel Alıntı

Resim
Hikaye dediğin canlıdır, zor beğenir. Kendini doğru dürüst anlatacak kişiyi bulamazsa küser, kaçıp gider.  (S.17) Bence insan kim olduğunu ancak geçmişine, geçtiği yola bakarak öğrenebilir.  (s.18) Geçerli ahlaka sorgulayarak karşı çıkabilen çok az insan var Reyan.  Bu yüzden ben sıradan çoğunluğun uygunsuz bulduğu, bilmeden lanetlediği her şeye yakın duruyorum. (s.49)    4."Baskıcı toplumlarda çoğunluktan farklı olan ya da düşünen, inandığı gibi yaşamak isteyen pek çok inan susmak, katlanmak ya da saklanmak zorunda kalıyor.  Kendi gecesinde var olmaya çalışıyor ve orada başka denizler, başka sahiller arayıp buluyor."  (s.49) 5. "Gece insanın içindedir. İnsan gece gibi gizemli, saklı ve karanlıktır.  Sahili doldurup yol  ya da aile çay bahçesi yapabilirsin ama fırtına, deprem, sel gibi güçlü bir doğa olayıyla, deniz er geç gelip geri alır sahilini." (s.50) 6. "Düşünsel ve duygusal bağlamda insan da soyut bir varlık.  ...

FOTOĞRAFLARLA SÜLEYMANİYE

Resim
Süleymaniye'deki Katlı Otoparkın Üst Katından Görünen Manzara (Katlı otoparkın en üst katı;  Haliç'i ve Boğazı fotoğraflamak için çok güzel bir yer) İstanbul Üniversitesi Yangın Kulesi Katlı Otopatkın Terasından Şehrin Görüntüsü Eski Bir Han Nazar Boncukları Renkli Vitrinler Süleymaniye Camii Bahçesindeki Osmanlı Mezar Taşları Süleymaniye Cami Avlusu Süleymaniye Camii Süleymaniye Camii İstanbul Üniversitesi Süleymaniye Kapısı Meşhur Süleymaniye Kurufasülyecilerinin Sokağı Süleymaniye Avlusunun Altında Eski Bir Dükkan Hediyelik Eşya Satan Eski Bir Dükkan Süleymaniye Çevresindeki Cafelerin Terasından Görünen Manzara Kadim Galata Kulesi ve Haliç (Arkada Yükselen Binalara ve  Şehrin Yeni Silüetine Direniyor Gibi) Etkileyici Bir Dükkan Vitrini Eski Bir Dükkan Tabelası İşlemesi Geleneksel Dükkanlarla Dolu, Arnavut Kaldırımlı Kadim Bir Sokak Meşhur Süleymaniye  Kurufa...

FOTOĞRAFLARLA ÜSKÜP

Resim
Old Bazaar / Eski Çarşı  Üsküp Kalesi'nden Bakış Osmanlı Döneminden Kalan Bir Hamam Taş Köprü (Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmış, bir rivayete göre Mimar Sinan yapmış) Rahibe Teresa  Evi Üsküp 2014 Projesi Çerçevesinde Yapılmış Heykeller (Proje için büyük bir bütçe ayrılarak Üsküp'e yeni köprüler ve çok miktarda heykeller yapılmış) Müze ve Resmi Binalar Arkeoloji Müzesi Sokak Sanatı Örnekleri (Caddelerde bol miktarda görülen ilginç heykeller) Sokak Sanatı Örnekleri (İlginç bir heykel daha ; Hint fakiri) Sokak Sanatı Örnekleri (Boyacı Heykeli) Başka bir ilginç heykel örneği Taş Köprü ve Selanikli Gemiciler Heykeli  (1900'lü yıllarda Osmanlı Devleti'ne karşı eylemler yapmış bir grup.) Büyük İskender Heykeli (Makedonya Meydanı) Taş Köprünün Ayağında İlginç Bir Heykel Vardar Nehrinde Balık Tutan Bir Adam Taş Köprü'den Bir Görünüş Makedonya Meydanı...